1. Soru: Fotoğraf çekimi öğleden sonra başladı. Sete gelmeden önce ne yaptın?
Suho: Çok erken kalktığım için, basketbol oynamaya gittim, öğle yemeği yedim ve hatta bir bitkisel tedavi kliniğine de gittim. Benim için oldukça doluydu.
2. Soru: O halde şişkinliğin (ç/n: sabahları yüzden oluşan şişlik, bir nevi mahmurluk) şimdiye kadar inmiş/kaybolmuş olmalı? (güler)
Suho: Vücudumla uyuşan/kendime uygun yeni bir diyete başlıyorum. Çoğu zaman et yiyordum ama bunun benim vücut tipime uygun olmadığını söylendi. Diyetimi ağırlıklı olarak deniz ürünleri ve beyaz pilav üzerine kurmam gerektiğini söylediler. Genelde yemek yemeden önce karbonhidrat tüketiyorum, bu yüzden vücudum biraz şişti.
3. Soru: Önceki röportajlarınızdan birinde, mottolarınızdan birinin ‘O anda bulunmak/hazır olmak’ olduğunu söylemiştin. Bugünün röportajında hangi tarafını göstermek istiyorsun?
Suho: Şu anda hazır olmam gerekiyor ama sabah muhtemelen fazla spor yapmışım, gözlerim tamamen parlayamıyor *Gülmüş*. Ama neyseki şu anki halimin bugünkü fotoğraf çekiminin konseptine uyduğunu düşünüyorum, bu yüzden sanırım bu, benim vücudumun rahatlamasını sağladı.
4. Soru: Geçtiğimiz günlerde Bvlgari’nin Roma’daki B.zero1 20. yıldönümü etkinliğine Kore’nin temsilcisi olarak katıldın.
Suho: Yurt dışındaki bir etkinliğine davet edilmek her zaman olan bir şey değil. Bu yüzden benim için eğlenceli ve hayranlıkla dolu bir deneyim oldu. Bunun yanında İtalya’ya da ilk defa gittim bu yüzden geri dönmeden önce Roma'nın tadını sonuna kadar çıkarma fırsatını yakaladım. (güler)
5. Soru: Grubunuzda komik üyelerden biri olarak da tanınıyorsun. Bunun ne anlama geldiğini şimdi anladım sanırım.
Suho: Daha başlamadığım halde mi? Şu anda tüm ciddiyetimle konuşuyorum. (güler)
6. Soru: Normalde de takı takıyor musun?
Suho: Modaya büyük ilgi duyuyorum ama takılar hakkında pek bilgim yoktu. Bir keresinde dans ederken kazara boynumu çizmiştim, bu yüzden ondan sonra daha dikkatli oldum. Ama sonra bu etkinlik sayesinde yüzük ve kolyeler takmam gerekti ve üzerimde güzel görünüyorlardı. Hahaha.
7. Soru: Evet, yüzüğünü de gösterdiğin canlı yayınını izledim (güler).
Suho: O güne gittiğimde görünüşümle uyuyordu, bu yüzden biraz böbürlenmek istedim.
8. Soru: Programın bittikten sonra arkadaşınla seyahat ettin, normalde seyahat etmen kolay değil, değil mi?
Suho: Arada bir seyahat ediyorum. Tatillerimi ilk çıkışımızdan sonraki 4. yıldan beri planlayabiliyorum. Şahsen seyahat etmeyi seviyorum, bu yüzden her yıl arkadaşlarımla bir araya gelmeye ve seyahat etmeye zaman ayırdım. Ama yine de, bu bir arkadaşımla çıktığım ilk kişisel Avrupa gezimdi.
9. Soru: Sadece Roma değil, Venedik’in de her köşesini gezmeye zaman ayırdın. Seyahat tarzın nedir?
Suho: Eskiden nereleri gezeceğimi bu kadar ayrıntılı planlayan tarzda biri değildim. Bu nihayetinde bana yeni döndüğüm yerin çok ünlü bir yer olduğunu sonradan öğrenmeme ya da otelimin yakınında çok iyi bir restoranın olduğunu bilmeden geçirmemle sonuçlandı. Biraz üzücü ve çok yazık oldu. (Çünkü) Bir daha ne zaman bu şehri ziyaret etme fırsatım olur.. Sadece bildiğiniz kadarını görür ve hissedersiniz tabiri gerçekten doğru. Bir yere gitmeden önce seyahatlerimi planlamaya ve araştırmalarımı özenle yapmaya başladım.
10. Soru: Bu gezindeki en unutulmaz yer neresiydi?
Suho: En sevdiğim yer Colosseum'du. 3 kez farkında olmayarak oraya gittik, dışarıdan bakarken size ‘wow’ dedirtiyor ama, içeri girdikten sonra size bu anlatılamaz havayı veriyor. Beklentilerim yüksek değildi ama içeri girdikten sonra 'Ben Hur', 'Gladiator' filmleri, Amerikan dizisi ‘Spartacus’ün sahneleri birer birer aklıma geldi ve gördüklerimle uyuyordu. Bu yüzden gerçekten ilginç bir deneyimdi. Eski zamanlarda binlerce insanın bu devasa binaya gelip, buraya oturması ve karşılaşmaları izlerken tezahürat etmesi gerçekten inanılmaz.
11. Soru: Bir sonraki durağın neresi?
Suho: Paris'i düşünüyorum. Bir kez gitmiştim ama bir rehber olmadan öylesine dolaşmıştım bu yüzden daha çok hissedemem üzücü. Bu kez rehberli bir tura çıkmaya ve ayrıca en sevdiğim sanatçı Van Gogh'un ölmeden önce yaşadığı civardaki şehirleri de ziyaret etmeyi planlıyorum. Ve sanat eserlerini görmek için de.
12. Soru: Instagram profiline ‘Su-hwak-haeng (Suho’nun verdiği daimi mutluluk)’ yazısını eklemişsin. Bugünlerdeki ufak/küçük mutluluğun nedir? (ç/n: Suho, Su-hwak-haeng kelimesi ile küçük/önemsiz şeylerden gelen daimi mutluluk anlamına gelen So-hwak-haeng kelimesi ile kelime oyunu yapmış)
Suho: Sanırım günümü tam anlamıyla/dolu dolu geçirdikten sonra kendimi mutlu hissediyorum. İyi vakit geçirdikten sonra, uyumadan önce yatağıma uzanıp, Netflix izliyorum. Bu gerçekten gerçek mutluluk değil mi? (güler)
13. Soru: Suho'nun iyi geçen günü nasıl oluyor?
Suho: Fitness da dahil olmak üzere birçok spor yapıyorum. Ayrıca ne zaman aklıma bir şey gelse şarkılarımı düzenleyip bir kenara yazıyorum. Arkadaşlarımla buluşuyoruz, film izleyip kendimizle ilgili şeyler paylaşıyoruz. Ya da gruptan herhangi birinin seçmeleri yakınsa ona senaryo okuma konusunda yardımcı oluyoruz.
14. Soru: Röportaj boyunca, senin bana birini hatırlattığını düşünüp durdum, sonra senin sesinin yakın arkadaşın Byun Yohan'ın ki ile gerçekten benzer olduğunu fark ettim. Yakın olduğunuz için birbirinize mi benzemeye başladınız?
Suho: Abim de aynı şeyi söyledi... Birkaç kişi daha benzer şeyleri söylemişti. Acaba onunla sık sık senaryo okuması yaptığım için mi oldu? *Gülmüş* Ama bizi tanıyınca her zaman büyük farklılıklarımız olduğunu görürsünüz.
15. Soru: Bu günlerde ilgilendiğin bir şey var mı?
Suho: Bu günlerde Basketbol ile ilgileniyorum. Hedefim çok çalışıp seviye atlamak.
16. Soru: Şu an Suho'nun hayatının merkezi nedir? Bunu hiç düşündün mü?
Suho: Oyunculuk konusunda kişisel olarak bir isteğim olduğu için müzikal ve filmlere katılıyorum ama aslında her şeyden önce EXO'dan Suho olduğum değişmez. Ayrıca İtalya gezim sırasında birçok kişi tarafından tanındım, bunun EXO Suho olmam sayesinde olduğunu düşünüyorum, ve bu yurt dışında katıldığım bu etkinliğe davet edilmem de EXO ismim sayesinde oldu. Bu yüzden EXO'yu hayatımın merkezinde tutmam oldukça doğal.
17. Soru: Hepimiz senin kendini EXO'nun en komik üyesi olarak adlandırdığını biliyoruz. Kendi komedi anlayışını nasıl tanımlarsın?
Suho: Hayranlarımız bunu "Saf şakalar alanı" olarak adlandırıyor. Bu benim kimseyi değersiz göstermeden ya da incitmeden sadece kendimle eğlendiğim bir alan. Kişisel olarak bunun masum bir şekilde eğlenceli olduğunu düşünüyorum. Kendi içinde, cennetin yardımcı olduğu şakalar. *Gülmüş*
18. Soru: Şu an bunu açıklamanın da gerçekten komik olduğunun farkında mısın?
Suho: Bazen burada öyle insanlar da oluyor. Onlar ben ne yaparsam yapayım komik olduğunu söylüyor. Bir süre önce biz fotoğraf çekimi yaparken oldukça ilginçmişim gibi görünüyordu. Fotoğrafçı sadece öylece dursam bile ilgi çekici/ilginç olduğumu söyledi.
19. Soru: Böyle zamanlarda kendinle gurur duymuyor musun?
Suho: Tabi ki duyuyorum. Mutluyum.*Gülmüş*
20. Soru: Senin şaka anlayışına en çok uyan kişi kim?
Suho: Sehunnie şakalarımı gerçekten seviyor. Bizim kodlarımız gerçekten iyi uyuşuyor.
21. Soru: Şaka anlayışınız hiç uymayan üye kim?
Suho: Chanyeol olduğunu düşünüyorum. Chen ile de uymuyordu ama o artık benim şakalarımı anlıyor.*Gülmüş* Ama Chanyeol hiçbir zaman anlamayacakmış gibi görünüyor.
22. Soru: Şu an EXO üyelerinin arasındaki ilişkinin aile gibi olduğunu söylemek abartı olmaz diye düşünüyorum. Hangi zamanlarda aklına en çok "Beklendiği gibi, biz biriz." düşüncesi geliyor?
Suho: Yakın zamanda 2 haftanın ardından tüm üyelerle buluşma şansımız oldu. Bu oldukça mutlu ve ilgi çekici bir süreydi. Tabi ki de yine sonunda beraber oyun oynamamızla sonlandı, ve neden bilmiyorum ama ben sonuncu oldum.
23. Soru: Üyeler seninle uğraşıp durduğu için mi oldu?
Suho: Aslında sonunda ben şakaları iyi karşıladığım için olduğunu düşünüyorum. Bilirsiniz, sert yüzlü olup şaka yaptığınızda bundan nefret eden kişiler de var. Ama ben şaka çok ileri gitmedikçe böyle davranmam. Özellikle bu şekilde davranmaya eğilimli olmalarının benim tepkilerimi görmek istemeleri olduğunu düşünüyorum.
24. Soru: Hiç "Liderlik pozisyonundan vazgeçmek istiyorum." diye düşündüğün oldu mu?
Suho: Senelerdir beraber çalıştığımız için mi böyle bilmiyorum ama şimdi üyeler ya da şirket daima ilk gelip benimle konuşuyorlar. Ama bu günlerde, lider olmasam bile yine aynısını yapacaklarını düşünüyorum. Bazı zamanlarda yorucu bir şey, ama aynı zamanda tatmin edici/yapmaya değer bir şey, "İyi bir hayat yaşadım" dedirten bir şey. Şu an lider pozisyonundan çekilsem de durumun değişeceğini sanmıyorum.
25. Soru: Bir lider olarak üyelerinden istediğin bir şey var mı?
Suho: Biz bol bol oyun oynuyoruz, ama onların kaybetmeyi öğrenmelerini diliyorum. Bilirsiniz, kaybetmek aynı zamanda kazanmaktır derler. Doğrusunu söylemek gerekirse, bilerek kaybettiğim birçok zaman oluyor. Üyelerin güçlü kazanma arzularıyla kaybedip üzüldüklerini görmekten nefret etme seviyem, oyunda kazanınca elde ettiğim mutluluktan daha fazla. "Ölsem de kazanmalıyım" düşüncesine kapılmaktansa diğerlerinin kazanmasına izin vermek daha rahat hissettiriyor. *Gülmüş*
26. Soru: Sanırım bu bir liderin düşünceliliği.
Suho: Bunun benim kişiliğim olduğunu düşünüyorum, ben küçüklüğümden bu yana böyleydim. Oyun oynarken bile JjaJjangmyeon için iddiaya girerdik ve bu arkadaşlarımın kavga edip kendilerini yaralaması ile sonuçlanırdı. Bu yüzden bu tür oyunlara ben hiç katılmadım.
27. Soru: Kazanma arzusu özellikle çok fazla olan EXO üyesi kim?
Suho: Chanyeol.*Gülmüş* Kyungsoo ve bende hiç kazanma arzusu yok, ya da ilgilenmiyoruz. Herneyse, umarım onlar da diğerleri için bilerek kaybetmenin verdiği mutluluğu tadabilirler. Haha.
28. Soru: 2017'de kendine "The Last Kiss" müzikaliyle bu alanda meydan okumanın ardından sadece bir sene sonra "The Man Who Laughs" müzikalinde yer alma seviyesine yükseldin. Hatta kendin bu müzikalle birçok yeni oyuncu ödülü kazandın. Bu artık oyuncu olarak tanındığın/kabul edildiğin anlamına geliyor, değil mi?
Suho: Bazı kişiler için daima idol grubundan gelen oyuncu-idol olarak kalacağımı düşünüyorum. Bu yüzden ödüllendirilmiş olmama daha fazla minnettarım. Çünkü bu biraz olsa da müzikal aktörü olarak kabul edildiğimin bir göstergesi. Her ödülle birlikte baskı ve sorumluluğun da geldiğini biliyorum, bu yüzden gelecekte daha fazla çalışmalıyım. Çünkü ben daha yeni başlayan yeni bir aktörüm.
29. Soru: Sunbaelerinle birlikte çalışmak istediğinden birkaç kez bahsetmiştin. Şimdi sonunda bu gerçekleştiğine göre onlardan kişisel olarak neler öğrendin?
Suho: Çok fazla şey öğrendim. Jung Sunah nuna özellikle bazı noktaları gösterdi ve özenli bir şekilde bana yardım etti. O "Burada ritimden daha yavaş kaldın" gibi çok dikkatli yorumlar yaptı. Hatta gerçek gösterinin ortasında bile. *Gülmüş* Sunbaelerimin nasıl yaptıklarını gözlemleyerek çok fazla şey öğrendim, ve onlarla beraber çalıştığım tüm süreç benim için mükemmel bir enerji kaynağı oldu. Park Hyoshin hyungun her hareketini dikkatli bir şekilde izleyerek onun nasıl yaptığını görüp öğrenebildim. Haha. Bu süreç boyunca onları referans olarak izleyip sonrasında kendi tarzımda bunları yorumlamak için çok emek verdiğimi düşünüyorum.
30. Soru: 2018 senin için sadece EXO aktivitelerinde değil bireysel olarak da çok çalıştığın bir yıl oldu. Bu yıl için nasıl planların var?
Suho: Şu ana kadar sonuçlandırılmış herhangi bir planım yok. Sadece bir filmde, dizide ya da müzikalde yer almayı gerçekten çok istiyorum ve bunun iyi bir fikir olduğunu düşünüyorum. EXO olarak da birçok farklı yönümüzü göstermeyi planlıyoruz.
31. Soru: Eğer seçme şansın olsa, izleyicilere nasıl bir karakter göstermek isterdin?
Suho: Özellikle aradığım bir karakter yok. Ama umarım çok katı bir karakter olmaz. Daha rahat, haylaz ve duygularını rahatça gösterebilen bir karakteri canlandırmak istiyorum. Ama tekrar havalı bir karakter istemiyorum. Çünkü bu biraz külfetli bir karakter. Haha.
32. Soru: Suho'nun gelecek hakkında aklında nasıl bir resim canlanıyor?
Suho: Pozitif etki bırakan, emsal oluşturacak biri olmak istiyorum. Bu sayede kendimden sonra gelen hoobaelerim için yola başlayan ve onların önünü açan, onlara yardım edebilen bir sunbae olabilirim. Örneğin, hayranlarıma ya da diğerlerine sadece bağış yaparak ya da gönüllü etkinliklere katılarak iyi örnek olabilirim. Ayrıca, geçmişte "Cannes" ya da "Oscar" ödüllerini kazanmak istediğinizi söylediğinizde insanlar "hayal görmeyi bırak" derlerdi ama şimdi bunlar yavaş yavaş gerçekleşebilir bir şeyler olup ve hiç umudu olmayan hayaller olmaktan çıkıyor. Bir gün bir Korelinin bunu başaracağına inanıyorum. Ve onun arkasından gelen aktörler bunu görüp daha büyük hayaller kurabilecekler.
ENG TRANS: https://chickenariel.wordpress.com/2019/03/18/interview-grazia-april-issue-suho-truth-and-dare/
TÜRKÇE ÇEVİRİ: EXO Suho Turkey